Psyche odanın bir ucundan öteki ucuna geçmek için sınırlarının da üzerinde bir çaba harcıyordu, koli yığınları ve yere saçılmış bolca eşyanın bulunduğu evi, bir engelli koşudan geçermişcesine güçlükle aşıyordu. Sonunda önüne çıkan tüm güçlükleri aştı ve kuzeninin yanına ulaştı.
Bir kaç saat önce Psyche'nin yeni taşındığı evi ziyarete gelen Ashley'i havaalanında annesiyle birlikte karşılamaya gitmişlerdi. İkisi sanki yıllardır görüşmüyormuşçasına uzun süre sarılmıştı, oysaki birbirlerinden ayrı kalalı henüz iki gün bile olmamıştı. Ama onlar neredeyse çocukluklarından beri yapışık ikiz gibi herşeyi birlikte yapmış, her yere birlikte gitmiş olmanın verdiği tadı yalnızken tutturamıyorlardı.
İlk başta Psyche'nin annesi onları etrafı toparlamakla görevlendirecek diye çok endişelenmişlerdi, neyse ki Ophelia insaflı çıkmış ve onları serbest bırakmıştı, gezecek, gidilecek bir sürü yer vardı, iki kız da buna başından hevesliydi.
Hadi bakalım, bu gün durmak yok ! dedi neşeyle, Ashley'i dışarı sürüklerken. Şimdiden kafasında ne yapacakları konusunda planlar kuruyordu.